SIRIKLA YÜKSEK ATLAMADA
PERİYODLAMA
V.
Jagodin, V. Tshungunov S .S .C .B Çeviren : Murat EÇİN
" Legkaya Atletika "dan kısaltılarak çevrilmiş makalede Sovyet uzmanlar antrenman kapsamı ve şiddetinin ayarlanması ile
sırıkla yüksek atlamada antrenmandan yarışmaya geçiş konusunda önerilerde
bulunuyorlar .
Sırıkla yüksek atlama
bir atletten , mükemmel bir güç ve sürat gelişimi ile birlikte karmaşık bir
tekniğin ustalaştırılmasını da gerektirir. Bundan dolayı, yüksek performanslara
ulaşabilmek için ,
- Genel ve özel fiziksel
kondisyona ulaşma ve teknik hazırlık,
-
Gitgide artan antrenman kapsamı ve şiddetinin yılın belli bölümlerine yayılması
gerekmektedir.
Antrenmanın
birinci yarışmaya kadarki bölümü en az üç aylık bir donemi kapsar ve minimum 120 antrenman ünitesini içine alır.
Yumuşak bir sırık kullanılarak yapılan kısa koşulu atlayışların 200'u geçmesi ve tam fule den yapılanların da 100'ün üzerinde olması
beklenir. Yoğunlaştırılmış bir hazırlık sürekli bir yarışma donemi formunu
garanti edemeyeceğinden , hazırlık döneminin kısa tutulması tavsiye edilmez.
Hazırlık fazının uzunluğu ve yapılan için kapsamı daha büyük önem taşımaktadır.
Genel kondisyon çalışması , hazırlık devresinin ikinci bölümünde azaltılmalıdır. Artık, özel kondisyon çalışmasının kapsamı arttırılarak, genel antrenmanın yüzde altmış ila yetmiş kadarını teşkil eder duruma gelmiştir. Bu bölüm, tam fule den yapılan ve yarışma kalitesindeki atlayışları içine alır. Hazırlık bölümünün sonuna doğru hedef gerçek yarışmalara çevrilir. Bu antrenman devresinde yan§malar önemli bir yer tutarlar ancak bir seri test olarak uygulanmalıdırlar. Bunlar, hazırlık devresinin sonuna doğru antrenman mezosiklusuna dahil edilirler.
Bir
sırıkla yüksek atlayıcının, yarışma sezonu boyunca aynı üst form durumunda
kalabilmesi mümkün değildir. Hele, çoğu denizaşırı atlayıcıların (A.B.D li )
yaptığı gibi yılda 25-30 müsabakayı
hedef alanlar için imkansızdır. Bu sebeple yarışmaların antrenman mezosiklusu
içinde seriler halinde ayarlanması uygun olabilir. Sezon başlangıcında
yarışmalar, 6 ila 7 günlük aralarla
gerçekleştirilir. Haftalık aralar, üst form düzeyinin 5-6 hafta kadar
korunmasını mümkün kılar.
Yarışma serilerinin
hazırlanmasında dikkat edilmesi gereken bir durum da, antrenman kapsamının
basamak azaltılarak, yaklaşık olarak
her mikro sik l us da yüzde 25 oranında düşürülmesidir (önemli yarışmalar
öncesi) Yarışmaların sıklığına bağlı olarak, yarışmalar arasındaki antrenman
atlayışların sayısı 15-17, 10-12 veya 6-7 arasında değişir. Ertesi antrenmana
kadar en uygun kondisyona ulaşılması temel alınmalıdır.
İlk yarışma öncesi
antrenman kapsamının aniden ve keskin bir şekilde düşürülmesi tavsiye edilmez.
Böyle bir uygulama 2-3 gün süreyle uygun bir form sağlamakla birlikte, devam
eden günlerde ise ani ve devamlı bir düşüş getirerek, atlamaya karşı bir
ilgisizlik hissinin oluşmasına sebep olur. Müsabakaya birkaç gün kala yapılacak
antrenman kapsamındaki sınırlı bir azalma, istenen sonuçlara ulaşılmayı sağlar.
Böylece iyi bir kon d üs yon elde edilirken, çabuk bir toparlanma da gözlenir.
Üst seviyede sonuçlar beklenmiyorsa, yarışma aralıktan 4-5 güne kadar
indirilebilir.
Önemli yarışmalar için
yapılacak hazırlıklar 6-8 haftalık bir dönemi kapsar. İlk 2-3 hafta içerisinde,
antrenman kapsamı maksimumun % 90'ma kadar çıkarılır. Kaliteli atlayışlara önem
verilirken, yarışmaya iki hafta kala test yarışmaları yapılır. Atlayışların
kalitesi, uygun olarak ayarlanmış antrenmanlar arası toparlanma sürelerine
bağlıdır. Örnek olarak, yarışma sırığıyla yapılacak 15 atlayış sonrası 3 gün
sureyle bu sırığın kullanılması tavsiye edilmez. Buna göre, orta sertlikteki
bir sırıkla yapılacak 25 atlayış sonrası toparlanma 4 güne uzar.
Orta sertlikteki
sırıklar, atlayış tekniğinin geliştirilmesi için kullanılır. Sert sırıklar ise,
ortanın üzerindeki yüksekliklerde yapılan ve çıta düşürülmeden
gerçekleştirilecek atlayışlara hizmet eder. Hedef, atlayış ritmine önem
verilmesi ve tekniğin ikinci planda kalmasıdır. Orta ve sert yumuşaklıktaki
sırıklarla yapılan atlayışların sayısı birbirine eşittir. Bununla birlikte,
araştırmalarının ortaya koyduğu birbiri ardına ayni kapsam ve şiddette atlayış
ünitelerinin yapılmasının uygun olmadığıdır. Örnek olarak, eğer Pazartesi günü
20-25 kadar atlayış, tam fule den ve yarışma sırığıyla yapılmışsa, Cuma günü
orta sertlikte bir sırıkla ve kısa fule den atlayışlar yapılmalıdır.
Yarışmaya yaklaşırken,
hazırlık döneminde yapılacak atlayış antrenmanlarında, ortalama 6 atlayış
sonrası, atlayışların düzene girdiği görülür. Atletin geçtiği yükseklik, önceki
sezondaki en iyi performansından yüzde 4 kadar düşük ise, atletin tatmin edici
bir form düzeyine ulaştığı kabul edilir. Antrenmanlarda elde edilen performansların,
yarışmalarda ulaşılan en düşük sonucun yüzde 2'sinden daha fazla olmaması
gereklidir. Atletin form düzeyini gösteren bir başka anahtar da, antrenmanlarda
yapılan başarısız atlayış sayısıdır. Bu sayı toplamın yüzde 50'sini
aşmamalıdır. Başarısız atlayış sayısındaki azalma, tatmin edici yari§ma
standardına gelindiğini gösterir.